Özel Asema Hospital Baştabibi ve Genel Cerrahi Doktoru Dr. Ersin Satıcı, safra kesesi taşları ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.
Özel Asema Hospital Baştabibi ve Genel Cerrahi Doktoru Dr. Ersin Satıc,ı Toplumda sıklıkla 40 yaş üstü kadınlarda görülen safra kesesi taşları, başta sarılık olmak üzere ilerleyen dönemde karaciğer yetmezliği ve safra kesesi kanserleri gibi ciddi hastalıklara neden olabiliyor.
Belirtileri kalp krizi ile karıştırılabilen safra kesesi taşlarından ise laparoskopik cerrahi ile kurtulmak mümkün. Konfor sağlayan ameliyatlar sayesinde hasta bir günde normal yaşamına geri dönebiliyor.
Şiddetli ağrı ile kendini gösterebilir
Özel Asema Hospital Baştabibi ve Genel Cerrahi Doktoru Dr. Ersin Satıcı, Safra kesesi taşları en sık olarak 40 yaş üstü kişilerde ortaya çıkar. Herhangi bir belirti vermeden sessizce oluşabilir. İlerleyen dönemde ise karnın geneline yayılan, sırt ve omuza vuran şiddetli ağrılara yol açabilir.
Bu şikayetler kimi zaman kalp krizi belirtileri ile karıştırılabilir. Bu nedenle doğru tanı konulması ve tedavinin buna göre şekillenmesi çok önemlidir. Tedavi için vakit kaybedilmemelidir. Çünkü zamanında müdahale edilmeyen safra kesesi taşları ciddi komplikasyonlara yol açabilir.
Düşük kalorili diyet yapanlar risk altında
Safra kesesinin en fazla görülen hastalığı olan taş oluşumunda, kişinin yaşam tarzı da etkilidir. Doğurganlığa ve östrojen hormonuna bağlı olarak 40 yaş üstü kadınları, erkeklere oranla daha fazla etkileyen sorunun oluşma riskini artıran diğer faktörler ise şu şekilde sıralanabilir:
• Fazla kilo • Düşük kalorili diyetlerle sık kilo alıp vermek
• Çok sayıda doğum yapmış olmak
• Hareketsiz yaşam
Uzun dönemde kansere zemin hazırlıyor
Safra kesesi taşlarına doğru zamanda doğru tedavi uygulanmadığında, uzun dönemde safra kesesi kanseri ortaya çıkabilir. Kanser riski, safra kesesi taşı olan ve tedavi edilmeyen kişilerde, sağlıklı kişilere göre 7 kat fazladır.
Safra kesesi kanserinin birçok kanser türüne göre kötü seyirli olduğu göz önüne alındığında, bu riskli durumun ortaya çıkmaması için gerekli önlemler alınmalıdır.
Laparoskopik cerrahi hasta konforunu artırıyor
Özel Asema Hospital Baştabibi ve Genel Cerrahi Doktoru Dr. Ersin Satıcı, Safra kesesi taşları, ağır ve yağlı yemeklerin ardından yaşanan şiddetli ağrılar, şişkinlik, hazımsızlık ve mide ağrısı şikayetleri ile kendini göstermektedir. Tanın konulması, taşın sayısının ve boyutunun saptanması için ultrasonografik inceleme yapılır.
Tanı sonrası ameliyat gereken hastalarda sıklıkla altın standart kapalı ameliyat olarak adlandırılan laparoskopik cerrahi tercih edilmektedir. Safra kesesinin vücuttan cerrahi müdahaleyle alınması hastanın yaşam konforunu etkilememektedir. Hasta kısa sürede günlük hayatına dönebiliyor
Özel Asema Hospital Baştabibi ve Genel Cerrahi Doktoru Dr. Ersin Satıcı, Safra kesesinde taş tespit edilen hastalar, vakit kaybedilmeden ameliyat edilmelidir. Küçük kesilerden girilerek yapılan laparoskopi ameliyatı hastaya konfor sağlamaktadır. Ameliyat sonrası hastanede kalış ve iyileşme süresi kısalır, hastanın normal yaşama dönüş süresi azalır. 30 dakikadan az bir sürede yapılan safra kesesi ameliyatlarında, sabah ameliyat olan hasta ertesi gün iş hayatına bile dönebilmektedir.
Özel Asema Hospital Baştabibi ve Genel Cerrahi Doktoru Dr. Ersin Satıc,ı Toplumda sıklıkla 40 yaş üstü kadınlarda görülen safra kesesi taşları, başta sarılık olmak üzere ilerleyen dönemde karaciğer yetmezliği ve safra kesesi kanserleri gibi ciddi hastalıklara neden olabiliyor.
Belirtileri kalp krizi ile karıştırılabilen safra kesesi taşlarından ise laparoskopik cerrahi ile kurtulmak mümkün. Konfor sağlayan ameliyatlar sayesinde hasta bir günde normal yaşamına geri dönebiliyor.
Şiddetli ağrı ile kendini gösterebilir
Özel Asema Hospital Baştabibi ve Genel Cerrahi Doktoru Dr. Ersin Satıcı, Safra kesesi taşları en sık olarak 40 yaş üstü kişilerde ortaya çıkar. Herhangi bir belirti vermeden sessizce oluşabilir. İlerleyen dönemde ise karnın geneline yayılan, sırt ve omuza vuran şiddetli ağrılara yol açabilir.
Bu şikayetler kimi zaman kalp krizi belirtileri ile karıştırılabilir. Bu nedenle doğru tanı konulması ve tedavinin buna göre şekillenmesi çok önemlidir. Tedavi için vakit kaybedilmemelidir. Çünkü zamanında müdahale edilmeyen safra kesesi taşları ciddi komplikasyonlara yol açabilir.
Düşük kalorili diyet yapanlar risk altında
Safra kesesinin en fazla görülen hastalığı olan taş oluşumunda, kişinin yaşam tarzı da etkilidir. Doğurganlığa ve östrojen hormonuna bağlı olarak 40 yaş üstü kadınları, erkeklere oranla daha fazla etkileyen sorunun oluşma riskini artıran diğer faktörler ise şu şekilde sıralanabilir:
• Fazla kilo • Düşük kalorili diyetlerle sık kilo alıp vermek
• Çok sayıda doğum yapmış olmak
• Hareketsiz yaşam
Uzun dönemde kansere zemin hazırlıyor
Safra kesesi taşlarına doğru zamanda doğru tedavi uygulanmadığında, uzun dönemde safra kesesi kanseri ortaya çıkabilir. Kanser riski, safra kesesi taşı olan ve tedavi edilmeyen kişilerde, sağlıklı kişilere göre 7 kat fazladır.
Safra kesesi kanserinin birçok kanser türüne göre kötü seyirli olduğu göz önüne alındığında, bu riskli durumun ortaya çıkmaması için gerekli önlemler alınmalıdır.
Laparoskopik cerrahi hasta konforunu artırıyor
Özel Asema Hospital Baştabibi ve Genel Cerrahi Doktoru Dr. Ersin Satıcı, Safra kesesi taşları, ağır ve yağlı yemeklerin ardından yaşanan şiddetli ağrılar, şişkinlik, hazımsızlık ve mide ağrısı şikayetleri ile kendini göstermektedir. Tanın konulması, taşın sayısının ve boyutunun saptanması için ultrasonografik inceleme yapılır.
Tanı sonrası ameliyat gereken hastalarda sıklıkla altın standart kapalı ameliyat olarak adlandırılan laparoskopik cerrahi tercih edilmektedir. Safra kesesinin vücuttan cerrahi müdahaleyle alınması hastanın yaşam konforunu etkilememektedir. Hasta kısa sürede günlük hayatına dönebiliyor
Özel Asema Hospital Baştabibi ve Genel Cerrahi Doktoru Dr. Ersin Satıcı, Safra kesesinde taş tespit edilen hastalar, vakit kaybedilmeden ameliyat edilmelidir. Küçük kesilerden girilerek yapılan laparoskopi ameliyatı hastaya konfor sağlamaktadır. Ameliyat sonrası hastanede kalış ve iyileşme süresi kısalır, hastanın normal yaşama dönüş süresi azalır. 30 dakikadan az bir sürede yapılan safra kesesi ameliyatlarında, sabah ameliyat olan hasta ertesi gün iş hayatına bile dönebilmektedir.
