Hemen her şarkısını severek dinlediğim İlhan Şeşen Beyin bir çoğunuzun bildiği “neler oluyor bize” isimli bir şarkısı var.  

Henüz dinlememiş olanlara da dinlemeyi tavsiye edebileceğim harika bir eser. 

Dertleşeceklerim ile şarkı ayrı şeyleri anlatmasa da bu yazınınbaşlığının esin kaynağı o şarkının ismi oldu. 

Kanaatimce artık “bize neler oluyor” faslı bitti sanırım “bize neler oldu” deme faslındayız.

Sanki hep birlikte dünyanın en güzel coğrafyasında cennet gibi güzelim ülkeyi cehenneme çevirmeye ant içmiş gibiyiz.

Cehennem biraz ağır olmadı mı diyenleriniz olabilir belki.

İnanın yaşadıklarımızın karşısında az bile söylemiş olabilirim.

Yılbaşı’na yakın sahte içki üretenler sadece İstanbul ve Ankara’dabugüne kadar en az 100 insanımızın ölümüne sebep olundu.Yüzlercesi de tedavi altında ve bunların çoğu entübe.

Malum önümüz Ramazan ya geçen bir depodaki aramalarda satışa hazır 16 bin litre sahte Zemzem suyu ele geçirildi.

Bakalım Ramazan ayında daha ne dâhiyane sahtekarlıklaraşaşıracağız ve bizi nasıl şaşırtacaklar…

Sahte hayvanseverler,

Sahte hocalar,

Sahte mahkeme celpleri,

Sahte diplomalar,

Sahte dolar,

Sahte altın,

Sahte bal,

Yapay zekâ destekli borsa dolandırıcılığı,

Kripto para dolandırıcılığı,

Telefon dolandırıcılığı,

Gençlere musallat olmuş yasaklı madde satıcıları,

Hemen her semtte esnafa musallat olmuş ve gücü yetenleri haraca bağlayan mafya bozuntuları,

Bir şekilde bizlere yedirilen at etleri, eşek etleri artık masum kaldı Tağşişli gıda ürünlerine katılan X maddelerinin yanında.

Çok şükür ki Avrupa Birliği ülkelerine serbest dolaşım hakkımız yok. Yoksa gençlerimizin tamamına yakını bu ülkelere göç edecek…

Zaman zaman değil çoğu zaman biz nerede hata yaptık diye düşünüyorum. 

Biz deyince kastım başta Türkiye olmak üzere 60’a yakın İslam Ülkesi.

Neden dünyanın en mutlu müreffeh ülkeleri arasında bir tane bile İslam Ülkesi yok?

Neden yıllardır göçler hep “Doğu’dan Batı’ya” ya da daha açıkçası ve acı olan deyiş ile “Hilal’den Haç’a”?

Neden? Neden? Neden?

Yukarıdaki sorular gibi onlarca cevapsız soru sorabilirim.

Birçok ulusal televizyonda ekonomi, politika, eğitim, sağlık, iklim, doğal afet, uluslararası ilişkiler, futbol, din, … kısacası her konu hakkında bilgi sahibi kadrolu “herbolok”lar (!).

Heee bir de internet fenomenlerimiz var. Hamd olsun güzelim memlekette 1 metrekareye neredeyse birkaç internet fenomeni veya youtuber düşüyor (!).

En acısı bunları bize yapanlar bizden…

Sahi eskiden bizim doğruluk, dürüstlük, yardımseverlik, güvenirlik, güzel ahlak, erdemlilik gibi yüce değer ve duygularımız vardı. Ama haklısınız onlar eskilerde kaldı…

Peki “neler oluyor bize” ve “biz nerede hata yaptık?”

Geçenlerde bir arkadaş anlatmıştı.

Dedesi mübadele yıllarında Balkanlardan gelen bir tanıdığının mühendis olan çocuğu ondan habersiz olarak çekirdek ailesi ile Almanya’ya çalışma ve oturma izni için müracaat etmiş. Aylar sonra bu çalışma izni olumlu sonuçlanınca da büyük bir sevinçle ve heyecanla aile efradına sözde sürpriz yapmış.

Haberi duyan baba hüzünlenerek “Ya Rab ne günlere kaldık,dedelerimizin mübadelede sınırdan Türkiye’ye girerken öptükleri Vatan toprağını, torunları sevinç ve mutlulukla terk ediyor.” demişti.

Ez cümle;

Gelin; genelde bütün dünyanın özelde ise bu Cennet Ülkenin bize dedelerimizin mirası olmadığını, aksine torunlarımızın bize emanetiolduğunu unutmayalım. 

Veee hep birlikte bu emanete ihanet etmeme temennisi ile…

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.