Bilim, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğü tarafından organize edilen Verimlilik Haftası etkinlikleri kapsamında Siirt Üniversitesi’nde Rektör Yardımcısı ve İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yüksel BİRİNCİ tarafından ‘Verimlilik’ konulu bir konferans verildi.
Prof. Dr. Yüksel BİRİNCİ’nin konuşmasında: “Günümüzde küresel ekonomik düzende kurum ve kuruluşların ortaya koydukları değerlerin büyük bir kısmı elle tutulamayan değerlerden oluşmaktadır. Ayrıca patent, marka ve fikri-sınai mülkiyet hakları gibi kavramlar daha fazla önem kazanmaktadır. Değer üretmenin yolu sabit varlıkları yönetmekten değil özellikle bilgi temelli stratejiler vasıtasıyla sabit olmayan varlıkları yönetmekten geçmektedir. Nitekim dünyamız da artık bilgi çağına evrilmiş durumdadır. Rekabet, bilgi çağında başarıyı yakalamak isteyen kurumlar ve kişiler için dikkat çekici bir faktördür. Küresel rekabet kavramı sıklıkla vurgulanır olmuştur.
Küresel rekabette başarı için de verimlilik üzerinde durmak gerekmektedir. Verimlilik kaynakları israf etmemek, daha çok üretmek, doğru zamanda doğru işleri yapmak, yenilik ortaya koymak ve uluslararasılaşmak gibi farklı olguları kapsamaktadır. Verimlilik işletmeler, kurumlar ve kuruluşlar için hayatta kalabilmeyi ifade eder. Verimlilik, ülkelerarası rekabeti göstermesi açısından önemli bir kavramdır.” dedi.
Prof. Dr. Yüksel BİRİNCİ, konuşmasının devamında verimlilik stratejileri, dünyada ve ülkemizde verimlilik çalışmaları hakkında bilgi verdi. Prof. Dr. Yüksel BİRİNCİ, konuşmasını ülkemizde verimliliğin arttırılmasına yönelik önerilerle tamamlarken şunları belirtti: “Verimlilik göstergelerine göre ülkemiz Avrupa’nın gerisinde kalmaktadır. Ülkemizde öncelikle verimlilik bilincinin ve farkındalığının yaygınlaştırılması gerekmektedir. Eğitim sistemimiz yeterli bilgi ve becerileri kazandırmayı hedefleyen bir sistem olmalıdır.
Özellikle yükseköğretim kurumlarında inovasyona ve ar-ge’ye ağırlık veren bir eğitim ortamı oluşturulması gerekmektedir. Üniversite-sanayi işbirliklerinin yaygınlaştırılması da dikkate alınmalıdır. Fakat herşeyden önce verimliliğin toplumun her kesimine yaygınlaştırılması ve verimliliğin bir yaşam biçimine dönüştürülmesi gerektiği unutulmamalıdır.”
Prof. Dr. Yüksel BİRİNCİ’nin konuşmasında: “Günümüzde küresel ekonomik düzende kurum ve kuruluşların ortaya koydukları değerlerin büyük bir kısmı elle tutulamayan değerlerden oluşmaktadır. Ayrıca patent, marka ve fikri-sınai mülkiyet hakları gibi kavramlar daha fazla önem kazanmaktadır. Değer üretmenin yolu sabit varlıkları yönetmekten değil özellikle bilgi temelli stratejiler vasıtasıyla sabit olmayan varlıkları yönetmekten geçmektedir. Nitekim dünyamız da artık bilgi çağına evrilmiş durumdadır. Rekabet, bilgi çağında başarıyı yakalamak isteyen kurumlar ve kişiler için dikkat çekici bir faktördür. Küresel rekabet kavramı sıklıkla vurgulanır olmuştur.
Küresel rekabette başarı için de verimlilik üzerinde durmak gerekmektedir. Verimlilik kaynakları israf etmemek, daha çok üretmek, doğru zamanda doğru işleri yapmak, yenilik ortaya koymak ve uluslararasılaşmak gibi farklı olguları kapsamaktadır. Verimlilik işletmeler, kurumlar ve kuruluşlar için hayatta kalabilmeyi ifade eder. Verimlilik, ülkelerarası rekabeti göstermesi açısından önemli bir kavramdır.” dedi.
Prof. Dr. Yüksel BİRİNCİ, konuşmasının devamında verimlilik stratejileri, dünyada ve ülkemizde verimlilik çalışmaları hakkında bilgi verdi. Prof. Dr. Yüksel BİRİNCİ, konuşmasını ülkemizde verimliliğin arttırılmasına yönelik önerilerle tamamlarken şunları belirtti: “Verimlilik göstergelerine göre ülkemiz Avrupa’nın gerisinde kalmaktadır. Ülkemizde öncelikle verimlilik bilincinin ve farkındalığının yaygınlaştırılması gerekmektedir. Eğitim sistemimiz yeterli bilgi ve becerileri kazandırmayı hedefleyen bir sistem olmalıdır.
Özellikle yükseköğretim kurumlarında inovasyona ve ar-ge’ye ağırlık veren bir eğitim ortamı oluşturulması gerekmektedir. Üniversite-sanayi işbirliklerinin yaygınlaştırılması da dikkate alınmalıdır. Fakat herşeyden önce verimliliğin toplumun her kesimine yaygınlaştırılması ve verimliliğin bir yaşam biçimine dönüştürülmesi gerektiği unutulmamalıdır.”
