(Hollanda'nın skandal tavrına ilişkin) HÜDA PAR Genel Başkanı Yapıcıoğlu: "Siz zannediyor musunuz ki onlar bu hareketi Türkiye'ye yapıyor? Hayır. Onlar Türkiye'nin şahsında İslam alemine yapıyor. Onların davası İslamdır."
Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Hollanda'nın Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya'ya yönelik skandal tavırlara ilişkin, "Birileri dedi ki Hollanda kim oluyor 17 milyon nüfusluk Hollanda 80 milyonluk Türkiye'ye nasıl kafa tutuyor. 80 milyonluk Türkiye ne ki 1 milyar 700 milyonluk İslam Alemini hedefe koymuşlar. Biz İslamı yok etmeliyiz diyorlar. " dedi.
Siirt'te çeşitli ziyaretlerde bulunan Yapıcıoğlu, Eğitim-Bir-Sen binası il binasında kentteki Sivil Toplum Kuruluşlarıyla (STK) bir araya geldi.
Daha sonra Kültür Merkezinde partililere hitaben yaptığı konuşmada, Türkiye'nin en sıcak gündeminin Dışişleri Bakanını Hollanda'ya iniş iznine izin vermediğini ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanının kara yoluyla Hollanda'ya gitmek istedi onun da önünü kestiler, konsolosluğa az bir süre kara durdurdular ve onu sınır dışı ettiler. Bunun üzerine çok tartışma olduğunu söyledi.
"Birileri dedi ki Hollanda kim oluyor 17 milyon nüfusluk Hollanda 80 milyonluk Türkiye'ye nasıl kafa tutuyor. 80 milyonluk Türkiye ne ki 1 milyar 700 milyonluk İslam Alemini hedefe koymuşlar. Biz İslamı yok etmeliyiz diyorlar." diyen Yapıcıoğlu, şöyle devam etti:"Birileri dedi ki Hollanda kim oluyor 17 milyon nüfusluk Hollanda 80 milyonluk Türkiye'ye nasıl kafa tutuyor. 80 milyonluk Türkiye ne ki 1 milyar 700 milyonluk İslam Alemini hedefe koymuşlar. Biz İslamı yok etmeliyiz diyorlar. Siz zannediyor musunuz ki onlar bu hareketi Türkiye'ye yapıyor? Hayır. Onlar Türkiye'nin şahsında İslam alemine yapıyor. Onların davası İslam.
Niçin İslamla kavga ediyorlar?
Onlar kendi dinlerini terk ettiler. Kendi dinlerini terk etmelerinin sebebi de kendi dinlerine kendi hevalarına uymalarıydı. Özgürlükler ülkesi diyorlar ama uyuşturucu serbest ve fuhuşun her türlüsü serbest. İslamdan korkuyorlar. Çünkü İslam nefislere gem vuruyor. İslam onların hayvani hürriyetlerini hürriyet olarak almaz. Gerçek anlamda hürriyet Allah'a kul olabilmektir. Onlar ise kulluğun kendi hürriyetlerine vurulmuş bir sekte olarak algılıyorlar. Bu yüzden İslama cephe açmışlar. Bütün kutsallarımıza saldırıyorlar ve hiçbir şeyden çekinmiyorlar."
Esnaf ziyareti sırasında esnafa memleketin en önemli sorunu nedir, neyi ön plana çıkaralım diye sorduğunda esnafın huzur isteğini kaydeden Yapıcıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:"Bir esnaf kardeşimiz dedi ki huzuru istiyoruz. Her tarafta kan var. Ama bu kan akan, savaş olan yerler hep İslam ülkeleridir. Niçin bugün baştan başa İslam coğrafyaları kanıyor, İslam beldelerinde bombalar patlıyor. Bizi bu hale onlar düşürdü, biz aklımızı kullanamadık, onların oyunlarına geldik. Sonra 17 milyonluk Hollanda nasıl bize kafa tutabiliyor.
17 milyon, 1 milyar 700 milyon. İslam ümmetinin nüfusu Hollanda'nın yüz katı. Ama Hollanda Müslümanlardan çekinmiyor, niçin çekinsin ki. Allah onlardan bahsedince, onlar birbirlerine karşı merhametli düşmanlarına karşı şiddetlidirler diyor. Ama biz düşmanlarımıza karşı hoşgörülü kardeşlerimize karşı sertiz. Bir şeyler ters gidiyor.
Merhamet göstermemiz gereken kardeşlerimize kaşlarımızı çatarak bakıyoruz. Zulüm karşısında zalimlere ses çıkarmıyoruz. Onlara gücümüz yetmiyor çünkü gücümüzü birbirimize karşı kullanıyoruz. Silkinip uyanacağız. Biz neyi, niçin kaybettiğimizi bilmek için bugün bunları konuşuyoruz. Yeniden birlik olalım, düştüğümüz yerden ayağa kalkalım. Yeniden ayağa kalkmak ve dirilmek için çaba sarf edeceğiz."
Ziyaretlerde esnafın işsizlikten yakındığı görülürken Yapıcıoğlu, var olan ekonomik problemlerin aşılması için gereken tüm adımların alınması gerektiğini ifade etti.
Referanduma bakışınız nedir? diye soran bir esnafa, HÜDA PAR olarak niçin evet dediklerini anlatan Yapıcıoğlu, yapılan değişikliklerin daha hayırlı kapıları aralayacak bir fırsata dönüşmesi temennisinde bulundu.
Esnaf ziyareti sonrası programı takip eden basın mensuplarına değerlendirmede bulunan Yapıcıoğlu, halkın vahşet ve huzursuzluk ortamından bıktığını belirterek, “İnsanlarımız artık huzur istiyor.” dedi.
Esnafın yaşadığı sıkıntılara rağmen kanaatkâr davranıp şükrettiğini belirten Yapıcıoğlu, “Esnafımızın bu kanaatkârlığı en büyük zenginliktir. Evet, piyasada çok ciddi bir işsizlik sıkıntısı var ve her gittiğimiz yerde bunu müşahede ediyoruz. Bu duruma mutlaka çözüm üretilmelidir.” ifadelerini kullandı.
Piyasadaki durgunluk esnafı olumsuz etkiliyor
“Bölgede yaşanan işsizlik, piyasadaki para azlığı, işsizlik oranının yüksekliği, dövizdeki dalgalanma piyasaya durgunluk getirir.” diyerek bölgede yaşanan ekonomik darboğaza işaret eden Yapıcıoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
“Ülkedeki belirsizlik insanları alış verişten alı koyan etkenlerden biridir. Referandumdan sonra durumun biraz daha iyiye gideceğini tahmin ediyorum. Bölgede var olan işsizlik, Türkiye ortalamasının aşağı yukarı iki katıdır. İşsizliğe mutlaka çözüm bulunması gerekir. İşsizliğe çözüm bulunur ve bölgede yaşayan insanlarımız iş sahibi olurlarsa elbette ki bu durum esnafımıza da yansıyacak ve daha iyi bir imkâna da kavuşmuş olacaklardır. İnşallah bunun takipçisi olacağız.” dedi.
“Huzur gelirse arkasından işler de düzelecektir”
Çukur siyasetinden yorulan bölge insanının bundan böyle huzur istediğinin altını çizen Yapıcıoğlu, “Esnaf ziyaretlerimiz sonrası şu izlenimi edindik: Çukur ve barikat siyasetinden yorulan, vahşet ve huzursuzluk ortamından sıkılan esnaf huzur istiyor. Huzur gelirse arkasından işlerin de düzeleceğini söylüyorlar. Esnafımız da bir de şunu müşahede ettik; işleri durgun olmasına rağmen hangi esnafa sorduksa, esnafın bize cevabı 'buna da şükür' demek oldu. Belki geçimini sağlamakta zorlanıyor ama buna rağmen şükür etmeyi ihmal etmiyor. Bu da bizim milletin inancına olan samimi bağlılığını ve Rabbine olan itimadının bir göstergesidir. Bu da bizi sevindiriyor. İnşallah bu şükür onlara olan nimetin artmasına rızıklarının genişlemesine vesile olacaktır.” şeklinde konuştu.