1 Kasım Seçimlerinden sonra HDP Siirt Milletvekilleri Prof.Dr. Kadri Yıldırım ve Besime Konca Pazar günü Erdef Otel’inde Siirt Yerel ve Ulusal Basınla sohbet havasında geçen ve 2 saat süren basın toplantısı gerçekleştirdi.
Siirt'teki bir otelde düzenlenen toplantıda konuşan HDP Siirt Milletvekili Kadri Yıldırım, Mardin Artuklu Üniversitesi'nde yaptığı çalışmaları anlatarak Kürdoloji ve Teoloji'nin öneminden bahsetti. Yıldırım, kendilerini destekleyen seçmenlerin Kürdoloji ve Teoloji alanlarında eser verme ve araştırma bakımından büyük beklenti içerisinde olduğunu ifade etti.
Gerektiğinde siyaseti de feda edebileceğini vurgulayan Yıldırım, "Özellikle beni seçen seçmen kitlesinin ve genelde Kürt halkının hem eser verme hem de araştırma bakımından Kürtdoloji ve Teoloji alanlarında ciddi beklentileri vardır. Feda etmek arasında kalırsam, ben siyaseti hiç şüphesiz bu alanlara feda edecek duruşa sahibim. Benim için inancım, Kürdoloji, bu bakımdan her şeyin üstündedir" diye konuştu.
Yıldırım, açıklamasında, 7 Haziran seçimlerine kıyasla 1 Kasım seçimlerinde oy kaybı yaşadıklarına değindi. Kasım seçimlerinde Şırnak ve Hakkari'den sonra özellikler Kürtlerin yoğun olduğu iller içerisinde en az oy kaybının yaşandığı ilin Siirt olduğunu belirten Yıldırım, "Yani bunu aşağı yukarı bütün haberler, bültenler böyle gösteriyor. Bu bir yönüyle sevindiricidir, bir yönüyle üzücüdür. Sevindirici tarafı, bu kaybın çok az oluşudur, üzücü tarafı da netice itibariyle cüzi bir şey de olsa kayıp kayıptır. Bu kaybın meydana gelişidir. Tabi bu az oyun kaybedilişi de bizim hem milletvekili adayları hem de parti çalışanları olarak gerçekten büyük bir seferberlik ruhuyla çalışmamız, bu oyların az yaşanmasında büyük etkisi oldu" dedi.
Yıldırım, bir gazetecinin Siirt Emniyet Müdürlüğü'nün gerçekleştirdiği operasyonda kentteki bir mezarlık ve bir cami içerisindeki türbede bulunan silah ve mühimmatlarla ilgili ilginç değerlendirmede bulundu. Bulunan mühimmatın mezarlıktan bulunduğunun ispatlanmadığını iddia eden Yıldırım, "Mühimmattan bahsediliyor, silahtan bahsediliyor. Somut bir şekilde şimdiye kadar mescitten, oradaki kabristandan, oradaki mezarlığın yanından, yakınından, uzağından, yani o sınırların içerisinde somut bir şeyin çıktığı ispatlanmamış. Şunu da çok iyi biliyoruz ki milletvekillerinin arabasına polis çok rahat bir şekilde silah koyabiliyor, çok rahat bir şekilde yasalara göre suç olan bir şeyi gerçekleştiriyor ve bunu o milletvekilinin boynuna atıyor.
Ne malum ki kabristana da, oradaki mescide de, oradaki mekanlara da yine onlar tarafından götürülüp konulmayan bir şey vardır veya atılmayan bir şey vardır veya müsait bir zamanda kendileri tarafından gömülmemiş bir şey vardır. Eğer kameraların tespitine göre, canlı veya cansız, tespitine göre, ispatına göre o mühimmat bir kabristandan veya o kabristanda, cenazelerin dini vecibeleri için yapılmış olan mabetten çıkmışsa, bu ispatlanmışsa bu yarı bir şey. Bu ispatlanmışsa, zaten inkar edilecek bir tarafı yok. Bunu inkar etmenin bir manası da yok. Benim burada dikkat çekmek istediğim iki husus var. Bir tanesi, sadece ekranlarda gösterilmesi, o silahların oradan çıkarıldığı manasına gelmiyor. İkincisi, velev ki oradan çıkarıldı, yine o kabristanı bombalamak ve oradaki mabedi yıkmak cevazını onlara vermiyor. Yani sadece gösterilmesi yetmiyor" değerlendirmesinde bulundu. Yıldırım, Sonuç ne olursa olsun 1 Kasım seçimleri bütün ülkemizde olduğu gibi Siirt’te de barış huzur ve güven getirmesinin candan diliyoruz ve temenni ediyoruz. Siirt’te huzur ve güven diyalog ortamının oluşturulması için HDP milletvekilleri olarak elimizden geleni yapacağız.
HDP Siirt Milletvekili Besime Konca ise HDP'nin oy kaybetmesinde birçok faktörün etkili olduğunu dile getirdi. Seçmenlerin akıl ve mantığı ön plana alarak değil de duygularını ön plana alarak seçime katıldığını savunan Konca, "Belki sonuç itibariyle evet, 1 Kasım'ın toplumumuz açısından, demokratikleşme, Türkiyelileşme, herkesin bir beklenti haline getirmesi HDP açısından beklenmedik bir moral, motivasyon yarattı.
Biz elbette barajı çok rahat aşabileceğimizi söylüyorduk ama 4 ay içerisinde tekrar bunun aslında bugünkü durumumuz 1 Haziran'dan çok farklı bir durum değil. Basının etkilemesi, tartışması, anlatması, insanların moral, motivasyonu daha güçlü bir sonuç yarattı. Şu sonuç çıktı, bu seçimde aslında artık seçim süreçlerinde daha doğrusu, insanların duygularına değil, akıllarına hitap etmek, akıllarının cevap vermesi sandığa giderken, bu Kasım seçimlerinde bunun olmadığını, insanların duygularının önde olduğunu, akıl ve mantıkla muhakeme ederek oy kullanmada bunun koşulları yaratılmadı" dedi.
Konca, seçimlerle ilgili yaptığı değerlendirmede, Kürtlerden oy vermeyenlerin orta sınıf esnafı olduğunu aktardı. Konca, yaptığı değerlendirmede, "Kürtlerden HDP'ye oy vermeyen, daha doğrusu tercihini değiştiren orta sınıf esnafıdır. İnşaatta etkilidir, ticarette etkilidir.
Esnaftır, geleceğin kaygısını bu kadar bunun üzerine inşa edince, birileri iktidar olsun, belki düzelir bir umudur yani. Yarın öbür gün gerçekten Türkiye düzelmese bir yıl sonra seçim yapın Adalet ve Kalkınma Partisi yine yüzde 40'ların altına düşecek. Toplum şans tanıyor" diye konuştu. Konca, Bizim kaybettiğimiz ve ya üzüleceğimiz öz eleştirisini yapacağımız sadece 20 vekil değildir. Cumuhuriyet Halk Partisi’nin yüzün üstünde milletvekili var. Milliyetçi ısrarla yürüttüğü politikayla bu devleti koruma ve kollamaya çalışan bir parti olarak çok şey söyledi ama toplumu değiştirmediğini gördük. Demokrasi,hukuk,barış ve adalet adına vicdan sevgi adına Türkiye’de bir nitelik sorununun olduğunu düşünüyoruz.
Bu seçimde insanların duygularına değil akıllarına hitap etmek ,sandığa giderken cevap vermesi gerektiğini ama 1 Kasım seçiminde bunun olmadığını ve duygularının önde olduğunu akıl ve mantıkla muhakeme ederek bunun koşullarının yaratılmadığını demokratik tartışma programlarını olmadığını ısrarla yürütülen kaygı korku savaş vereyim kurtulayım sonucunun çıktığını biliyoruz. Bir anayasa yapılabilir bunun mücadelesini üst düzeyde vereceğiz.
Dediğimiz gibi anayasayla Türkiye yürümüyor. 12 Eylül anayasasıyla çok demokratik işler yaptığını söyleyen bir iktidar var. Çok anti-demokratik bir anayasa varken, bugün Adalet ve Kalkınma Partisi bunu sürüncemede bırakacak anayasa bir yıl mı tartışılır iki yıl mı tartışılır bunu çok bilmiyoruz…
Siirt'teki bir otelde düzenlenen toplantıda konuşan HDP Siirt Milletvekili Kadri Yıldırım, Mardin Artuklu Üniversitesi'nde yaptığı çalışmaları anlatarak Kürdoloji ve Teoloji'nin öneminden bahsetti. Yıldırım, kendilerini destekleyen seçmenlerin Kürdoloji ve Teoloji alanlarında eser verme ve araştırma bakımından büyük beklenti içerisinde olduğunu ifade etti.
Gerektiğinde siyaseti de feda edebileceğini vurgulayan Yıldırım, "Özellikle beni seçen seçmen kitlesinin ve genelde Kürt halkının hem eser verme hem de araştırma bakımından Kürtdoloji ve Teoloji alanlarında ciddi beklentileri vardır. Feda etmek arasında kalırsam, ben siyaseti hiç şüphesiz bu alanlara feda edecek duruşa sahibim. Benim için inancım, Kürdoloji, bu bakımdan her şeyin üstündedir" diye konuştu.
Yıldırım, açıklamasında, 7 Haziran seçimlerine kıyasla 1 Kasım seçimlerinde oy kaybı yaşadıklarına değindi. Kasım seçimlerinde Şırnak ve Hakkari'den sonra özellikler Kürtlerin yoğun olduğu iller içerisinde en az oy kaybının yaşandığı ilin Siirt olduğunu belirten Yıldırım, "Yani bunu aşağı yukarı bütün haberler, bültenler böyle gösteriyor. Bu bir yönüyle sevindiricidir, bir yönüyle üzücüdür. Sevindirici tarafı, bu kaybın çok az oluşudur, üzücü tarafı da netice itibariyle cüzi bir şey de olsa kayıp kayıptır. Bu kaybın meydana gelişidir. Tabi bu az oyun kaybedilişi de bizim hem milletvekili adayları hem de parti çalışanları olarak gerçekten büyük bir seferberlik ruhuyla çalışmamız, bu oyların az yaşanmasında büyük etkisi oldu" dedi.
Yıldırım, bir gazetecinin Siirt Emniyet Müdürlüğü'nün gerçekleştirdiği operasyonda kentteki bir mezarlık ve bir cami içerisindeki türbede bulunan silah ve mühimmatlarla ilgili ilginç değerlendirmede bulundu. Bulunan mühimmatın mezarlıktan bulunduğunun ispatlanmadığını iddia eden Yıldırım, "Mühimmattan bahsediliyor, silahtan bahsediliyor. Somut bir şekilde şimdiye kadar mescitten, oradaki kabristandan, oradaki mezarlığın yanından, yakınından, uzağından, yani o sınırların içerisinde somut bir şeyin çıktığı ispatlanmamış. Şunu da çok iyi biliyoruz ki milletvekillerinin arabasına polis çok rahat bir şekilde silah koyabiliyor, çok rahat bir şekilde yasalara göre suç olan bir şeyi gerçekleştiriyor ve bunu o milletvekilinin boynuna atıyor.
Ne malum ki kabristana da, oradaki mescide de, oradaki mekanlara da yine onlar tarafından götürülüp konulmayan bir şey vardır veya atılmayan bir şey vardır veya müsait bir zamanda kendileri tarafından gömülmemiş bir şey vardır. Eğer kameraların tespitine göre, canlı veya cansız, tespitine göre, ispatına göre o mühimmat bir kabristandan veya o kabristanda, cenazelerin dini vecibeleri için yapılmış olan mabetten çıkmışsa, bu ispatlanmışsa bu yarı bir şey. Bu ispatlanmışsa, zaten inkar edilecek bir tarafı yok. Bunu inkar etmenin bir manası da yok. Benim burada dikkat çekmek istediğim iki husus var. Bir tanesi, sadece ekranlarda gösterilmesi, o silahların oradan çıkarıldığı manasına gelmiyor. İkincisi, velev ki oradan çıkarıldı, yine o kabristanı bombalamak ve oradaki mabedi yıkmak cevazını onlara vermiyor. Yani sadece gösterilmesi yetmiyor" değerlendirmesinde bulundu. Yıldırım, Sonuç ne olursa olsun 1 Kasım seçimleri bütün ülkemizde olduğu gibi Siirt’te de barış huzur ve güven getirmesinin candan diliyoruz ve temenni ediyoruz. Siirt’te huzur ve güven diyalog ortamının oluşturulması için HDP milletvekilleri olarak elimizden geleni yapacağız.
HDP Siirt Milletvekili Besime Konca ise HDP'nin oy kaybetmesinde birçok faktörün etkili olduğunu dile getirdi. Seçmenlerin akıl ve mantığı ön plana alarak değil de duygularını ön plana alarak seçime katıldığını savunan Konca, "Belki sonuç itibariyle evet, 1 Kasım'ın toplumumuz açısından, demokratikleşme, Türkiyelileşme, herkesin bir beklenti haline getirmesi HDP açısından beklenmedik bir moral, motivasyon yarattı.
Biz elbette barajı çok rahat aşabileceğimizi söylüyorduk ama 4 ay içerisinde tekrar bunun aslında bugünkü durumumuz 1 Haziran'dan çok farklı bir durum değil. Basının etkilemesi, tartışması, anlatması, insanların moral, motivasyonu daha güçlü bir sonuç yarattı. Şu sonuç çıktı, bu seçimde aslında artık seçim süreçlerinde daha doğrusu, insanların duygularına değil, akıllarına hitap etmek, akıllarının cevap vermesi sandığa giderken, bu Kasım seçimlerinde bunun olmadığını, insanların duygularının önde olduğunu, akıl ve mantıkla muhakeme ederek oy kullanmada bunun koşulları yaratılmadı" dedi.
Konca, seçimlerle ilgili yaptığı değerlendirmede, Kürtlerden oy vermeyenlerin orta sınıf esnafı olduğunu aktardı. Konca, yaptığı değerlendirmede, "Kürtlerden HDP'ye oy vermeyen, daha doğrusu tercihini değiştiren orta sınıf esnafıdır. İnşaatta etkilidir, ticarette etkilidir.
Esnaftır, geleceğin kaygısını bu kadar bunun üzerine inşa edince, birileri iktidar olsun, belki düzelir bir umudur yani. Yarın öbür gün gerçekten Türkiye düzelmese bir yıl sonra seçim yapın Adalet ve Kalkınma Partisi yine yüzde 40'ların altına düşecek. Toplum şans tanıyor" diye konuştu. Konca, Bizim kaybettiğimiz ve ya üzüleceğimiz öz eleştirisini yapacağımız sadece 20 vekil değildir. Cumuhuriyet Halk Partisi’nin yüzün üstünde milletvekili var. Milliyetçi ısrarla yürüttüğü politikayla bu devleti koruma ve kollamaya çalışan bir parti olarak çok şey söyledi ama toplumu değiştirmediğini gördük. Demokrasi,hukuk,barış ve adalet adına vicdan sevgi adına Türkiye’de bir nitelik sorununun olduğunu düşünüyoruz.
Bu seçimde insanların duygularına değil akıllarına hitap etmek ,sandığa giderken cevap vermesi gerektiğini ama 1 Kasım seçiminde bunun olmadığını ve duygularının önde olduğunu akıl ve mantıkla muhakeme ederek bunun koşullarının yaratılmadığını demokratik tartışma programlarını olmadığını ısrarla yürütülen kaygı korku savaş vereyim kurtulayım sonucunun çıktığını biliyoruz. Bir anayasa yapılabilir bunun mücadelesini üst düzeyde vereceğiz.
Dediğimiz gibi anayasayla Türkiye yürümüyor. 12 Eylül anayasasıyla çok demokratik işler yaptığını söyleyen bir iktidar var. Çok anti-demokratik bir anayasa varken, bugün Adalet ve Kalkınma Partisi bunu sürüncemede bırakacak anayasa bir yıl mı tartışılır iki yıl mı tartışılır bunu çok bilmiyoruz…
şimdi bu kişi milletvekili mi oluyor? bu ne biçim beyanat.yok ispatlanmadı vs. kamerayla canlı çekim var.uyanın artık.yazık günah bu halka , bırakın artık pkk seviciliğini. milleti perişan ettiniz.