Kurtalan’da hekimler, beyaz önlüklerle "sessiz yürüyüş" yaparak İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına tepki gösterdi.
Kurtalan Devlet Hastanesi önünde toplanan aralarında hekim, sağlık çalışanı, öğretmen ve öğrencilerin bulunduğu grup, 15 Temmuz Demokrasi Parkı’na kadar yürüdü.
Grup adına açıklama yapan Dr. Muhammed Bakır Varol, Siyonist İsrail, emperyalist ABD ve batının en temel politikası ; Filistin meselesini küçümsemek ve onu unutturmaktır.
En acil vazife, siyonizmin uşakları tarafından İslam ülkelerinde işlenen siyasi ve kültürel ve dini bu ihanetle mücadele etmektir. Ve gerçek şu ki Filistin meselesi kadar büyük bir mesele yoktur. Gazzede yapılan alçakça zülümlerden sonra Filistin meselesi sadece Müslümanların değil tüm insanlığın en önemli sorunu haline gelmiştir.
Her ne kadar ABD ve diğer hegemonlar ve bölgesel kuklaları bu meseleyi unutturmak için tüm paralarını ve güçlerini kullansalar da Müslüman ulusların artan gayreti, özgüveni ve zekası bu meselenin unutulmasına izin vermeyecektir.
İlk olarak Filistin ülkesinin gasp edilmesinin ve orada Siyonist kanser tümörünün oluşumunun büyük trajedisi hatırlanmalıdır. Çok kısa şekilde siyonizmin kuruluşunu açıklayacağım.
127 yıl önce 1897yılında isviçrenin Basel kentinde Yahudi Theodere Herlz tarafından ilk Siyonist kongre toplandı. 4 yıl sonra 1901 yılında Theodore Herlz Osmanlı sultanı padişah 2. Abdülhamit ile görüştü. O sırada Osmanlı ekonomik, siyasi ve askeri olarak zor durumdaydı. Ciddi dış borçları vardı. Osmanlının dış borçları karşılığında Filistin de kendilerine bir yurt verilmesi istendi. Fakat bu kabul edilmedi.
Tabi bunun karşılığında Siyonizm uşakları 2. Abdülhamit e darbe yapıp indirdiler.
Birinci Dünya savaşında İngilizler Filistin bölgesini işgal ettiler. 1917 yılında İngiltere Balfour Dekleresyonu ile Siyonistlere filistinin yolunu açtılar. Bu uğursuz kavmi Filistinlilere, Müslümanlara ve dünyaya bela eden , onlar kadar zalim ve uğursuz İngilizlerdir.
İngiltere dışişleri bakanı Artur Balfour Siyonist lider Rothschilde aynen şunu demektedir:* - majestelerinin hükümeti, filistinde Yahudiler için bir milli yurt kurulmasını uygun karşılamakta ve bu hedefin gerçekleşmesi için elinden geleni yapacaktır. – *
107 yıl önce Filistin topraklarına İngilizlerin himayesi desteği ve teşvikiyle Yahudi göçü başladı. İsrail saldırıları nedeni ile mazlum Filistinlileri suçlayan alçaklar bir gün ingiltereye laf atmışlar mıdır? !
1917 yılındaki Balfour dekleresyonuna bir yıl sonra 1918 yılında ABD Başkanı Wilson, Fransa ve İtalya desteklerini açıklamışlardır. Filistin topraklarına çöken Yahudiler silahlı çeteler oluşturdular. Ve sayısız katliam, soykırım ve yağmaya giriştiler. Köyleri ve şehirleri teker teker yok edip boşalttılar.
İkinci dünya savaşının ardından İsrail 1948 yılında devletini ilan etti. Yani İsrail 76 yıllık gasıp ve işgalci ve katiller ordusu bir devlettir. Ve şu anda tüm dünyanın gözü önünde Gazzede soykırım yapılıyor. Doktorlar, sağlık çalışanları ambulanslar vuruluyor. Yaralılar hastanede öldürülüyor.
İnsanlar açlıktan ölüyor. Küvezde yeni doğan bebekler açlıktan ve imkansızlıktan ölüme terk ediliyor. Siviller, çocuklar, özellikle hamile kadınlar hedef alınarak öldürülüyor. İnsani ve tıbbi yardım engelleniyor.
Dünya tarihinde eşi benzeri görülmemiş bir zulüm apaçık ve pervasızca işleniyor. Ve bu büyük zulmü, ABD, İngiltere ve batı tüm gücüyle ve fiili olarak destek veriyor.
Bir ülkenin gasp edilmesi , halkın evlerinden ve ecdatlarının topraklarından korkunç bir şekilde , katliamlarla, nesilleri yok edilerek, açlığa ve sefalete mahkum edilerek çıkarılması ve bu tarihi zulmün 70 yıldan fazla devam etmesi gerçektende insanın şeytani sıfatında bir rekordur. Siyonizm ve yandaşları iblisin ceset giymiş halleridir.
Kuruluşunu ilan eden İsrail devletini ilk olarak ABD tanıdı. İslam ülkeleri içerisinde israili ilk tanıyan ülke, kuruluşundan 10 ay sonra Türkiye olmuştur.
Resmi olarak 17 yıl öncesine kadar ülkemizin toprağı ve hakimiyetinde olan ve cebren ve hilelerle işgal edilen filistinden bu şekilde vaz geçilmesi de herhalde dünya tarihinde benzersiz bir durumdur.
Aklın almadığı bu barbar katliamları yapan İsrail in ortakları ve hamileri, koruyucu ve destekçileri ; ABD ve İngiltere başta olmak üzere batı ülkeleri ve bu emperyalist ülkelerin İslam ve arap ülkelerinin başına bela ettiği hain, ikiyüzlü ve kukla yöneticilerdir. ABD ve Avrupa hiçbir zaman uygar ve medeni olmamıştır. Bunlar hunhar, barbar sömürgeci vahşi katillerdir.
ABD soykırım ve katliam üzerine inşa edilmiş bir devlettir. Avrupadan giden vahşi eşkiyalar sürüsü Amerika yerli halkını katletmişler soykırım yapmışlardır. Milyonlarca Kızılderili ve Eskimo halklarını öldürmüşler, aç bırakmışlar. Salgın hastalık bulaştırarak toplu ölümlere sebep olmuşlar, ve toplu infazlarda bulunmuşlardır.
Doğaya ve hayvanlara bile acımamışlar, ormanları , tarlaları ateşe vermişler, yerli halkın et kaynağı olan bizonları öldürmüşlerdir. ABD tehcir ederek zorla göç ettirmişler, onlara çiçek hastalığını bulaştırmışlar ve bu çiçek hastalığından dolayı milyonlarca Kızılderili ölmüştür. Tarih kayıtlarında hepsi mevcuttur. Kızılderililerin soyunu kurutmak için onları zorla kısırlaştırmışlardır.
Resmi kayıtlara göre ABD 70 milyon Kızılderili katletmiştir. ABD 15 milyon insanı Afrikadan köle olarak getirmiştir. ABD nin kurucusu ve ilk başkanı olan, her yerde heykelleri ve resimleri olan George Washington Kızılderililer için aynen şunu söylüyordu: * Bu vahşi hayvanların tamamen imha edilmesi gerekiyor. *
ABD insanlar ve canlılar üzerinde atom bombası kullanan tek devlettir. Japonyaya attığı atom bombası ile 350 bin kişiyi tek günde öldürdü ve o kadarını da engelli bıraktı. Dresden de havadan bomba yağdırarak 200 bin sivil insanı katletti. Korede 4 milyon insanı öldürdü.
Vietnamda portakal gazı isimli kimyasal silah kullanarak 3 milyon insanı öldürdü. Guantenamo cezaevi, Ebu gureyb cezaevi yakın zamanda ABD nin suç şahitleridir. Afganistanda, Suriyede, Irakta ve başka ülkelerde milyonlarca insanın katlinden birinci derece sorumludur.
Amerika dünyanın mahrum ve mazlum halklarının bir numaralı düşmanıdır. İnsanlık için sayısız felaketin müsebbibidir.
Ajanları sayesinde Müslüman ülkelerde halkları kendi hakimiyetine almıştır. Amerika ve İngiltere ve İsrail suç ortakları ve birbirlerini besleyen ve destekleyen zalimlerdir. Amerika ingiltereden kötüdür. İngiltere amerikadan kötüdür.
Kahrolsun Amerika sloganı bizzat Amerika halkını kurtaracaktır. Çünkü Amerika halkı özgür değildir. Siyonizmin pençesindedir. Kahrolsun Amerika. Kahrolsun büyük şeytan. Kahrolsun İngiltere. Kahrolsun İsrail. Buradan suça ortak olmamak için kendini yakan Amerikalı askeri selamlıyorum. Masum Amerika halkını da hariç tutuyorum.
Filistin meselesi cok uzundur fakat çok kısa izah etmek istiyorum:
1. Filistin meselesi Allah yolunda bir cihadtır. Bakara süresi 190. Ayet: ‘’ Haram aylar çıktığı zaman artık o müşrikleri nerede bulursanız öldürün. Onları yakalayın. Onları hapsedin. Onların bütün geçit yerlerini tutun. ‘’ Ayete uygun davranarak israilin geçit yerlerini tutan Yemenlilere Selam olsu. Allah Onlara yardım etsin.
2. Filistin meselesi insani ve vicdani bir meseledir. Tüm insanlığın sorunudur. Adalet divanında israili mahkum eden Güney afrikaya selam olsun. İsrail ile tüm ilişkileri sonlandıran Brezilyaya selam olsun.
3. Filistin meselesi arap meselesi değildir. Tüm Müslümanların ve tüm insanlığın ortak meselesidir.
4. Bu mücadelenin amacı denizden nehre kadar tüm Filistin topraklarının kurtarılması ve özgür Filistin devletinin kurulmasıdır.
5. Kudüs bir bütündür, bölünemez. Başkenti doğu Küdüs olan ve ordusuz kukla bir devlet asla kabul edilemez.
6. Müslüman toplum kendi iç gücüne güvenerek, güçlü kollarını sıvamalı ve Allah a güvenerek engelleri aşmalıdır.
7. İslam topraklarındaki tüm kargaşa ve fitnenin ana sebebi Siyonist rejime şans vermek için yapılan hile ve tuzaklardır. Kudüs ortak paydamızdır. En önemli vahdet noktamızdır.
8. Siyonist rejim başta Türkiye olmak üzere tüm bölge ülkeleri için ölümcül bir tehdittir. Siyonist rejim yok edilmesi gereken bir virüstür.
9. Herkes bu kutsal Cihadta Filistin halkına yardım etmelidir.
10. İleri gelen İslam alimleri ; İsrail ile ilşki ve ticaretin haram olduğunu ilan emeliler. Alimlerin bu konuda susma hakkı kalmamış, mazeretleri tükenmiştir.
Sonuç ve öneriler:
1. Siyonizmin güvenliğine hizmet eden Malatya Kürecik üssü acilen kapatılmalıdır.
2. İsrail ile hertürlü ticaret derhal sonlandırılmalıdır.
3. İsrail ile siyasi ekonomik iktisadi tüm ilşkiler sonlandırılmalıdır.
4. İsraili devlet olarak tanıma kararı geri çekilmelidir.
5. İsrail devlet yöneticileri terorist ilan edilmeli haklarında yakalama kararı çıkarılmalıdır.
6. Güney Afrika nın başlattığı soykırım davsına tam destek verilmeli ve uluslararsı kuruluşlarda seferberlik ilan edilmelidir.
7. Ukrayna ve Azerbeycan a verilen destek Gazzeli mücahitlerede verilmelidir.
8. İnsani yardım için tüm imkanlar seferber edilmelidir.
9. Büyük şeytan ABD nin ülkemizdeki üsleri, başta incirlik olmak üzere, kapatılmalıdır. Ülkemizde yabancı asker istemiyoruz.
10. Gazze nin merkezinde sahra hastanesi kurulmalı ve hasta ve yaralılar Gazze de tedavi edilmelidir.
11. Mavi Marmara dosyası derhal açılmalı ve ülkemiz bunun intikamı için harekete geçmeli . ülkemiz bu utançtan kurtulmalıdır.
12. Tüm halkımız tüm stklar dernekler vakıflar cemaatler tarikatlar bu konularda siyasi yetkililere baskı yapmalıdır. Seçimler için destek bildirisi yayınlayanlar Filistin için de bildiri yayınlamalıdır.
Yapılan konuşmanın ardından Kurtalan Fatih Camii İmam Hatibi Mehmet Emin Altın, Gazze’de İsrail’in saldırıları sonucu yaşamını yitirenler için dua etti.